Atasözü özlü geleneksel deyişlere denir. Açık bir gerçeği veya benzer bir tecrübeyi ifade etmek için kullanılır. İfade etmek istedikleri birebir çevirdiğimiz gerçek anlamları değildir. Farklı anlamlara benzetim veya gönderim yapmak amacıyla kullanılırlar. Aşağıdaki deyimlerin birebir karşılıklarını parantez içinde, aslında ne anlama geldiklerini ise bir alt bölümde açıklanıyor.
You can't take it with you when you die.
(Öldüğünde onu yanına alamayacaksın.)
Öldüğümüzde sahip olduğumuz tüm malları dünyada bırakacağımız ve hiçbirşeyi beraberimizde götüremeyeceğimizi anlatır. Bu atasözü bize maddi şeylerin düşündüğümüz kadar önemli olmadığını hatırlatmak için kullanılır.
Türkçe' de "Kefenin cebi yok.' deyişi aynı anlamda kullanılır.
Soon learnt, soon forgotten.
(Erken öğrenilen erken unutulur.)
Kolay öğrenilen şey kolay unutulur.
Bad news travels fast.
(Kötü haberler hızlı yolculuk eder.)
İnsanlar kaza, hastalık, ölüm gibi kötü olayları çabuk söyleme eğilimindedirler. Bu atasözüde kötü haber çabuk yayılır anlamına gelmektedir.
Türkçe'de "Kötü haber tez ulaşır' aynı anlamda kullanılır.
Still waters run deep.
(Durgun sular derin akar.)
Sakin ve sessiz görünen kişiler çoğu zaman güçlü kişilikleri vardır.
The best advice is found on the pillow.
(En iyi tavsiye yastık altında bulunur.)
Eğer bir sorunumuz varsa çözümü iyi bir gece uykusundan sonra bulabiliriz.
The best things in life are free.
(Hayattaki en iyi şeyler bedavadır.)
Gerçekten değerli olan sevgi, arkadaşlık, aşk gibi şeyler için para ödemek zorunda değiliz.
A stitch in time saves nine.
(Zamanında yapılan dikiş dokuz tanesini(dikişi) kurtarır.)
Zamanında yapılan tamir daha sonradan oluşacak daha kötü hasarları engeller bu nedenle daha fazla tamir yapılmasını önler.
The way to a man's heart is through his stomach.
(Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer.)
Türkçedeki kullanımı ile eş anlamlıdır.
Where there's a will there's a way.
(İsteğin olduğu yerde yol da vardır.)
Birşeyi yapmak için istekliyseniz, kararlıysanız onu yapmak için her zaman bir yol bulursunuz.
Live and let live.
(Yaşa ve yaşamasına izin ver.)
Bu atasözü kendi hayatımızı yaşamamızı ve diğerlerinin de kendi hayatlarını yaşamasına izin vermemiz ve onlara karışmamamız gerektiğini ifade ediyor.
Don't count your chickens before they are hatched.
(Tavuklarınızı yumurtadan çıkmadan önce saymayın.)
Birşeyin olması kesinleşmeden önce o olacakmış gibi hazırlanmamak gerektiğini anlatır bu söz. Türkçe' de "Dereyi görmeden paçayı sıvama.' atasözü ile aynı anlamda kullanılır.
Don't cross your bridges before you come to them.
(Köprülerinin üzerinden onlara gelmeden önce geçme.)
Sorunlar oluşmadan onlar hakkında endişelenme.
Better untaught than ill taught.
(Kötü öğretilmektense hiç öğretilmemek daha iyidir.)
Burada birşeyi yanlış öğrenmektense hiç öğrenmemenin daha iyi olacağı ifade edilmektedir.
Atasözleri - Proverbs
Proverbs
Atasözü özlü geleneksel deyişlere denir. Açık bir gerçeği veya benzer bir tecrübeyi ifade etmek için kullanılır. İfade etmek istedikleri birebir çevirdiğimiz gerçek anlamları değildir. Farklı anlamlara benzetim veya gönderim yapmak amacıyla kullanılırlar. Aşağıdaki deyimlerin birebir karşılıklarını parantez içinde, aslında ne anlama geldiklerini ise bir alt bölümde açıklanıyor.
(Öldüğünde onu yanına alamayacaksın.)
Öldüğümüzde sahip olduğumuz tüm malları dünyada bırakacağımız ve hiçbirşeyi beraberimizde götüremeyeceğimizi anlatır. Bu atasözü bize maddi şeylerin düşündüğümüz kadar önemli olmadığını hatırlatmak için kullanılır.
Türkçe' de "Kefenin cebi yok.' deyişi aynı anlamda kullanılır.
(Erken öğrenilen erken unutulur.)
Kolay öğrenilen şey kolay unutulur.
(Kötü haberler hızlı yolculuk eder.)
İnsanlar kaza, hastalık, ölüm gibi kötü olayları çabuk söyleme eğilimindedirler. Bu atasözüde kötü haber çabuk yayılır anlamına gelmektedir.
Türkçe'de "Kötü haber tez ulaşır' aynı anlamda kullanılır.
(Durgun sular derin akar.)
Sakin ve sessiz görünen kişiler çoğu zaman güçlü kişilikleri vardır.
(En iyi tavsiye yastık altında bulunur.)
Eğer bir sorunumuz varsa çözümü iyi bir gece uykusundan sonra bulabiliriz.
(Hayattaki en iyi şeyler bedavadır.)
Gerçekten değerli olan sevgi, arkadaşlık, aşk gibi şeyler için para ödemek zorunda değiliz.
(Zamanında yapılan dikiş dokuz tanesini(dikişi) kurtarır.)
Zamanında yapılan tamir daha sonradan oluşacak daha kötü hasarları engeller bu nedenle daha fazla tamir yapılmasını önler.
(Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer.)
Türkçedeki kullanımı ile eş anlamlıdır.
(İsteğin olduğu yerde yol da vardır.)
Birşeyi yapmak için istekliyseniz, kararlıysanız onu yapmak için her zaman bir yol bulursunuz.
(Yaşa ve yaşamasına izin ver.)
Bu atasözü kendi hayatımızı yaşamamızı ve diğerlerinin de kendi hayatlarını yaşamasına izin vermemiz ve onlara karışmamamız gerektiğini ifade ediyor.
(Tavuklarınızı yumurtadan çıkmadan önce saymayın.)
Birşeyin olması kesinleşmeden önce o olacakmış gibi hazırlanmamak gerektiğini anlatır bu söz. Türkçe' de "Dereyi görmeden paçayı sıvama.' atasözü ile aynı anlamda kullanılır.
(Köprülerinin üzerinden onlara gelmeden önce geçme.)
Sorunlar oluşmadan onlar hakkında endişelenme.
(Kötü öğretilmektense hiç öğretilmemek daha iyidir.)
Burada birşeyi yanlış öğrenmektense hiç öğrenmemenin daha iyi olacağı ifade edilmektedir.