Deyimsel fiiller - Come - Phrasal verbs - Come

10/26/2010 11:20:45

come across

to discover something by chance, or to meet someone by chance

rastlamak, denk gelmek, şans eseri karşılaşmak

Deyimsel fiiller - Come
Where did you come across Özlem? (Özlem'le nerede karşılaştın?)

come around / round

to visit someone at their house

uğramak, ziyaret etmek

Deyimsel fiiller - Come
The inspectors came around to ask questions about our neighbor. We don't know why. (Müfettişler komşumuzla ilgili sorular sormaya geldi. Niye olduğunu bilmiyoruz.)
Deyimsel fiiller - Come
Why don't you come around tomorrow for a dinner? (Neden yarın akşam yemeğine bize gelmiyorsun?)

come by

to get something, especially something unusual

elde etmek (özellikle tuhaf bir şey), bulmak

Deyimsel fiiller - Come
He has somehow come with our family photo. (Bir şekilde aile fotoğrafımızı bulmuş.)

come out

if information comes out, people learn about it, especially after it has been kept secret

ortaya çıkmak (sır, gizli kalması gereken bir bilgi)

Deyimsel fiiller - Come
The news that the municipal council took bribe has come out lately. (Belediye meclisinin rüşvet aldığı haberleri son zamanlarda ortaya çıktı.)

come up with

to think of an idea, answer etc.

ileri sürmek, önermek, ortaya atmak

Deyimsel fiiller - Come
The new guy comes up with very interesting ideas; I liked him. (Yeni çocuk ilginç fikirler ortaya atıyor, tuttum onu.)

4 kişi tarafından oylandı. Ortalama: 5,00

Oyla!

0 Yorum
Yorum Yaz Soru Sor

Konu hakkındaki yorumunuz