Doğru - Gerçek - Correct - True - Right

04/21/2011 09:38:00

correct

doğru (hatasız) eş anlamlısı "right" zıt anlamlısı "wrong" 

  • a correct answer (doğru cevap)
  • correct sentences (doğru cümleler)
  • correct usage (doğru kullanım)
  • correct decision (doğru karar)
 
It’s not correct for me to talk about this subject here. - Bu konuyu şimdi konuşmam doğru olmaz.
 
It’s not correct to embarrass your children in front of his friends. - Çocuğunu arkadaşlarının yanında utandırmak doğru değil.
 
He may not pronounce your name correctly, he is too young to get his tongue around. - İsmini doğru söyleyemeyebilir; çok küçük, daha dili dönmüyor.
 
If my calculations are correct we may arrive in Ankara even earlier. - Eğer hesaplamalarım doğruysa Ankara’ya daha erken bile varabiliriz.

true

doğru [gerçek] - (tahmin edilen ya da üretilen şeylerle ilgili değil gerçeklerle ve kişilerin ifadeleriyle ilgilidir)

yakın anlamlısı "real" zıt anlamlısı "false" 

  • sad but true (acı ama gerçek)
  • true person (doğru kişi)
  • a true story (gerçek bir hikaye)
 
I believe that his explanations are true. - onun açıklamalarının doğru olduğuna inanıyorum.
 
The story in the film is partially true. - Filmdeki hikaye kısmen doğru.
 
I doubt that she pointed the true guy. - Doğru adamı gösterdiğinden şüpheliyim.
 
Is it true what I heard? - Duyduklarım doğru mu?
 
What is the true value of this product? - Bu ürünün gerçek değeri nedir?

right

 "right" ile "correct" çoğu zaman birbirlerinin yerine kullanılabilirler fakat tamamen aynı anlama gelmezler. "right" günlük konuşamada "correct" ise daha resmi durumlarda kullanılır. Çoğunlukla bir yöntemin doğruluğu "correct" ile söylenirken bir inacın, fikrin ya da kararın doğruluğu "right" 

  • You were right/correct about the hotel being too crowded. (Otelin çok kabalık olması konusunda haklıydın.)
  • The parents are right/correct in thinking that their children’s health is in danger. (Aileler çocuklarının sağlıklarının tehlikede olduğunu düşünmekte haklılar.)
  • Am I not right to say no? (Hayır demekte haksız mıyım?)
  • When is the right time? (Doğru zaman ne zaman?)
  • Do you think he is the right person for this job? (Sence bu iş için doğru insan o mu?)

1 kişi tarafından oylandı. Ortalama: 5,00

Oyla!

0 Yorum
Yorum Yaz Soru Sor

Konu hakkındaki yorumunuz