Kutlama - Celebration

01/26/2010 17:10:44

commemoration

Gathered all together here, we commemorate those who lost their lives in the great war. (Burada toplanmış Birinci Dünya Savaşı'ında hayatlarını kaybedenleri anıyoruz.)

remembrance

We gathered in remembrance of the victims. (Kurbanları anmak için toplandık.)

observance

Religious observances such as fasting can be hard to follow. (Oruç tutmak gibi dini usulleri takip etmek zor olabilir.)

jubilee

festival

the Feast of the Sacrifice (Kurban Bayramı)

gala

revelry

Sounds of revelry came from next door. (Yan taraftan cümbüş sesleri geldi.)

The revelries next door kept me awake all night. (Yan tarafta eğlenenler beni bütün gece uyanık tuttu.)

anniversary

We always celebrate our wedding anniversary with dinner in a restaurant. (Evlilik yıldönümümüzü hep bir restrantta akşam yemeği yiyerek kutlarız.)

graduation

Our graduation ceremony was two months ago. (Mezuniyet törenimiz iki ay önceydi.)

home coming

They planned a special celebration for her homecoming. (Eve dönüşü için özel bir kutlama planladılar.)

reception

The President gave a reception for the visiting heads of state. (Cumhurbaşkanı ziyaretine gelen devlet bakanlarına bir kabul günü verdi.)

marriage

Yeni bir bebeğin doğumunu kutlama:

Congratulations on the birth of your new baby!

Hamileliği kutlama:

I hear that you and (xxxx) are due to have a baby soon, and would like to congratulate you both. My very best wishes for your future family.

Düğünü kutlama:

Congratulations! Best wishes!

İngilizce Kelime | Bir Başlık Altında