should have


01/22/2010 12:38:45

certainty - geçmişteki bir olayın kesinliğini bildirir, kesinlikle ... olamaz.  possibility, but did not happen - olabilirdi ama olmadı (Olayın olma kapasitesi vardı, mümkündü ama fırsat kaçtı (iyi bir şeyse) ya da olay şans eseri meydana gelmedi) uncertainty - belirsizlik anlatır possibility / ability - olasılık / yetenek uncertainty - belirsizlik with comparative adjectives - karşılaştırmalı sıf