Onaylamak - Approve - Confirm - Accept

03/16/2011 18:02:00

approve

1. Planı ya da teklifi resmi olarak kabul etmek

approve
Yarın kurul toplantısında kararın onaylanacağını düşünüyoruz. (I think that the decision will be approved tomorrow at the commission meeting.)
Kyoto protokolünü neredeyse bütün ülkeler onayladı. (Almost evert country approve the Kyoto Protocol.)

2. Birisiyle ya da bir şeyle ilgili iyi düşünceleri olması, onaylamak

no smoke
Çocuklarının yanında sigara içen anne babaları asla onaylamıyorum. (I never approve of parents who smoke near their children.)
Ailesi bizim evliliğimizi onaylıyor. (Her family approves our marrige.)

confirm

= doğrulamak, bir şeyin doğru olduğunu onaylamak

invitee
Only 20 of the invitees confirmed that they will attend the ceremony. (Davetlilerin sadece 20 tanesi kutlamaya katılacağını onayladı.)
Muhasebe bölümü paranın ödendiğini doğruladı. (The accounting departmenr confirmed that the money was paid.)
Haberler şüpheleri onayladı. (The news confirmed the doubts.)

accept

teklif edilen bir şeyi ya da önerilen bir şeyi kabul etmek

accept
Sence davetimi kabul edecek mi? (Do you think she will accept my invitation?)
Yönetim hatalarını kabul etmeli ve çözüm geliştirmeli. (The management should accept their mistakes and develop solutions.)

3 kişi tarafından oylandı. Ortalama: 5,00

Oyla!

0 Yorum
Yorum Yaz Soru Sor

Konu hakkındaki yorumunuz