Kategoriler

İngilizce'de Zarflar - Adverbs

Zarf fiili tanımlayan yani bize fiil hakkında daha fazla bilgi veren kelimelerdir. Bir hareketin veya bir oluşun nasıl, ne zaman, nerede, ne kadar sıklıkla olduğu gibi özellikleri zarflarla ifade ederiz.

01/30/2010 13:46:19

Zarflar çoğu zaman sıfatlara -ly eki getirilmesi ile oluşturulmuşlardır. Sıfatlar isimlerin nasıl olduğunu, zarflar ise fiillerin nasıl olduğunu bildirir. Sıfat ve zarf kullanımları arasındaki farkı bilip bilmediğinizi ölçün.


01/22/2010 19:07:58

Oldukça: quite, rather, fairly, pretty Quite: a/an'den önce kullanılabilir. Rather: a/an'den önce de sonra da kullanılabilir. Fairly: ortalamadan fazla ama çok değil. Pretty: quite ama konuşma diline daha yakın - oldukça ama aşırı değil pretty much/well almost (neredeyse) Anlamları benzer olduğu için çoğu zaman birbirlerinin yerlerine kullanılabilirler. Ama anlamda ufak değişiklikler olur. sorusun


01/22/2010 12:03:56

Birisi/birşey için söylediğimiz cümlenin bir başkası içinde geçerli olduğunu belirtmek için Türkçe' de Olumlu cümlelerdeki Olumsuz cümlelerdeki TOO - EITHER - SO - NEITHER -ALSO


01/21/2010 19:07:32

Sıfat ve Zarf hali aynı olan kelimeler - Adjectives and Adverbs which have the same form: 


01/21/2010 18:04:08

ve The tea wasn't hot enough. (Çay yeterince sıcak değil.) They worked hard enough to get an A on the test. (Testte A almak için yeterince çok çalıştılar.) My brother is enough clever to solve this. (Kardeşim bunu çözebilecek kadar zeki.) I don't have enough money. (Yeterince param yok.) There is enough paper. (Yeterince kağıt var.) We need twenty chairs. Is there enough? (20 sandalyeye ihtiyacımı


01/21/2010 16:40:12

Zarflar - adverbs nedir?


01/21/2010 16:37:57

Zarf Sözcükleri Yazım & Kullanım Kuralları - How to Write and Use Adverbs 


01/21/2010 16:36:06

Bazı fiilerden (linking verbs) sonra zarf değil sıfat kullanırız: Bazı fiiller sıfatla açıklanır - Linking verbs are explained with an adjective You look tired. (Yorgun görünüyorsun.) Their offer sounds nice. (Teklifleri kulağa hoş geliyor.) After the accident he became very selfish. (Kazadan sonra çok bencil oldu.) These flowers smell wonderful. (Bu çiçekler harika kokuyor.) I feel good. (Kendimi


01/21/2010 15:04:10

Bahar is a good teacher. (Burada gördüğünüz gibi well bazen sağlığı yerinde olmak anlamında sıfat olarak da kullanılır. kelimesi, fiillerin üçüncü halleri ile birlikte sıfatı oluşturur. Good - Well : iyi anlamına gelen bu iki kelimeden good sıfat olup isimleri niteler, well ise zarf olup fiilleri niteler My grandfather is ninety, but he still hears well. (Dedem 90 yaşında ama hala iyi duyuyor.) Ho


01/21/2010 15:01:58

Elderly: They are an elderly couple.: yaşlı (kibar şekilde kullanımı) Fatherly: This is a fatherly advise. : babacan Friendly: Your friend is a friendly person. : arkadaşça Likely: What's the likely income of an average family? : olası Lively: There is a lively show on TV. : canlı, neşeli Lonely : Are you lonely tonight? : yalnız Lovely: What a lovely child! : güzel, sevimli Lowly : He took a lowl